Olası erken seçim analizi

7 Haziran seçimlerinin üzerinden tam 77 gün geçti. Seçim gecesi ne kadar da umutluyduk ülke adına. 13 yıllık Akpiktidarından sonra sözde “istikrarın” sürmemesini isteyen halk ülkede bir koalisyon olmasını istedi. Chp ve Hdp’de adeta bir seçim zaferi sarhoşluğu varken Akp’de ise tam bir bozgun havası vardı.Mhp‘de nasıl bir hava olduğunu biz zaten anlayamadık. Bahçeli üslubuna yakışan şekilde bu halk bize ana muhalefet hakkı verdi dedi ama galiba o anda milletvekili sayısının Hdp ile eş değer olduğunu bir anlık düşünmedi. Ya da mecliste bizim için yok hükmündedir dediği Hdp’yi o gecede yok saymıştı. Açıkça konuşmak gerekirse Bahçeli hayatında kazandığı ve kazanabileceği en iyi seçim sonucunu heba etmeye çok yakın. Aklı başında olan bir birey bu ahvalde olası bir Chp-Mhp koalisyonu olmasını Hdp’nin bu ortaklığa dışarıdan destek vermesini bu hükümet döneminde de yolsuzlukların üzerine gidilmesini bekliyordu. Eğer bu beklenti yerini bulsa ülke bir normalleşme dönemine gİrecek ve iddia edilen yolsuzluklar yargılamada aklanmaz ise ortak bir tabana sahip olan Mhp Akp’nin olası tepki oylarını alabilecekti. Bu dönemde de ülkedeki normalleşme gerçekleşecekti. Ama Bahçeli’nin seçimi bu yönde olmadı. Zaten işin hazin sonu da o saatten sonra başladı. Önce cumhurbaşkanı yetkilendirmeyi geciktirebildiği kadar geciktirdi ve Türkiye’de uzun bir kış uykusuna giren terör belası bir anda yeniden hortladı ki ne hortlama. Bir tarafta IŞİD bir tarafta PKK iki koldan Türkiye’de terör eylemleri yapmaya başladı. Bu da doğal olarak ülkede tek başına iktidar dönemi bitti o yüzden terör bu kadar etkin hale geldi olarak lanse ettirilmeye başlandı. Yıllarca terör ve kandan besleniyor denilen Hdp kan akmasın diye sağdan sola koşarken iki taraf arasında mekik dokurken Suruç’ta ki malum katliam gerçekleşti. Üstelik olaya gerçekleştiren IŞİD militanı elini kolunu sallayarak ülkeye girmiş ve üzerindeki bombayla onlarca kişiyi katletmişti. Mhp olağan gücüyle hükümetin IŞİD diye başlatılan hava operasyonlarında PKK’nın üzerine yönelen bombardımandan o kadar mutlu oldu ki insan kendinİ şu soruyu sormaktan alamadı ” acaba bu ülkede kan üzerinden siyaset yapan kim?”

Açık konuşmak gerekirse istikşafi görüşmeler sonrasında ben ülkede beklenen bir Akp-Chp koalisyonu çıkacağını düşünmüyorum. Davutoğlu her ne kadar Twitter’da Kılıçdaroğlu‘nu  follow etse de unfollow etmek o kadar da zor değil.  Mhp tabanına hitap eden Saadet ve BBP tabanında büyük yankı bulan Akp’nin terörle mücadelesinin getirisi olarak Akp’nin olası bir erken seçim isteyeceğini ve olacak olan bu seçimde Akp’nin tek başına iktidar olacağı zihniyetini sonuna kadar savunacağını düşünüyorum. Peki bu düşünce ne kadar yerinde.

Şimdi oturup mantıklı düşündüğümüzde.  Chp’nin oyunda bir azalma olacağını zannetmiyorum. Hdp’nin ise baraj altında kalma ihtimalini öngörmüyorum. Her ne kadar Bahçeli Hdp’ye oy verenlere boğazdaki villalarında viski içen “şerefsizler” yakıştırmasını yapsa da %13 oy olan bir partinin seçmenlerinin Bahçeli’ye en iyi cevabı sandıkta vereceğini düşünüyorum.  Bu süreçte  mantıklı ve insancıl bir siyaset izleyen “insan hayatının her şeyin üzerinde olduğunu” söylemleriyle ve davranışlarıyla halka lanse ettiren  bu iki parti bir kayıp yaşamayacaklar.

Gelelim öbür 2 iyi dosta Akp muhakkak ki oylarını bir miktar arttıracaktır. Özellikle aynı yolun yolcusu olan BBP-Saadet ve Mhp oyları bir miktar Akp ye kayacaktır.

Ama burada önemli olan alınan yüzde değil. Bunu 7 Haziran’da yüzde oranları olarak aralarında fark bulunan Mhp ve Hdp’nin aynı sayıda milletvekili çıkartmasıyla da gördük.

Sonuç olarak erken bir seçimde de yine bir tek başına iktidar yönetimiyle yönetilmeyeceğimiz aşikar. Ama  Akp bunu yine de deneyecektir.. Bekleyelim ve görelim..

Bugün günlerden 10 ağustos. Dünyanın en uzun liderleri sıralamasında 4. Olan uzun odam geçen sene bu gün Reis-i cumhur seçilmişti. Başka söze gerek yok ..

Yorum bırakın